Suriye’nin Humus şehrinde yaşananlar, Türkiye’nin ve bazı Arap ülkelerinin aynı safta yer aldığı Batı dünyasının Şam yönetimine karşı nasıl bir komplo içinde olduğunu gözler önüne seriyor. Türkiye, Katar, Fas, Ürdün, Suudi Arabistan başta olmak üzere çok sayıda İslam ülkesi, Batı dünyası ile birlikte hareket ederek Suriye’de yönetimi değiştirmek için kimlikleri meçhul silahlı gruplara silah, cephane, ilaç, tıbbi malzeme, elektronik teçhizat, yüklü miktarda para ve lojistik destek sağlayarak, 25 milyonluk ülkeyi adeta kana buluyor. Suriye’de her gün ortalama 20 Suriyeli asker sözkonusu silahlı gruplar tarafından öldürülürken, bu gelişmeler El Cezire ve El Arabiyye gibi Batı destekli haber kanallarında yer almıyor. Ayrıca Türkiye’deki hükümet yanlısı medya ve hükümetten çekinen gazete ve TV kanalları da, Suriye’de öldürülen güvenlik güçleriyle alakalı haberlere yer vermiyor.
Kendilerini Özgür Suriye Ordusu olarak adlandıran isyancılarla birlikte Suriye’yi dolaşan adını açıklamayan BBC Muhabiri, Humus’ta öldürülenlerin sayısını güvenilir olarak nitelediği insan hakları örgütlerine dayanarak 55 olarak aktarıyor. Nitekim fotoğraflara bakıldığında da 335 sayısının abartılı olduğu kendini ispat ediyor. BBC muhabirinin Humus izlenimleri, muhaliflerin kentin bir bölümünde terör estirdiğini, hatta 12 Eylül 1980 öncesinde Türkiye’nin bazı şehirlerinde yaşanan atmosfere benzer bir durumun Humus’ta da yaşadığını gözler önüne seriyor: “Öğleden sonra şehre ulaştığımızda makineli tüfek sesleri ve sebebi tam olarak açıklanmayan patlamaları işitmek mümkündü. Humus’ta muhaliflerin yaşadığı bölge tamamıyla izole edilmiş durumda. Bu yüzden eylemcilerin rehberliğinde hassas bir istikamet üzerinden buraya ulaşabildik.
Rehberlimiz topladıkları tıbbi malzemeyi ve Humus’un köylerinde bağışlanmış kanların doldurduğu torbaları söz konusu mahalleye ulaştırmaya çalışıyorlar. Suriye hükümeti “katliam” iddialarının uydurma olduğunu, görüntülerdeki cesetlerin ise isyancılar tarafından kaçırılan insanlara ait olduğunu ifade ediyor. Muhalifler ise ‘katliam’ iddiasında ısrarcılar. Cuma akşamki saldırının hemen ardından, ölü sayıları bir hayli yüksek olarak belirtilmişti. İlk anlarda 300 kişiden fazla ölüden bahsediliyordu ancak daha sonra bağımsız ve saygınlığı yüksek insan hakları örgütleri bölgede toplam 55 kişinin öldüğünü duyurdular. Hasarın en fazla olduğu Halidiye mahallesinde yaşayanlar ise yıkıntılardan 100’den fazla ceset çıkardıklarını söylüyorlar. Dolayısıyla gerçek rakam, bu iki sayının arasında olabilir. Suriye genelinde ortaya çıkan tabloda hükümete bağlı güçlerin büyük şehirlerin merkezlerini ve ana yolları kontrol ettikleri, Özgür Suriye Ordusu’nun ise Humus gibi bazı şehirlerin belli bölgelerine ve kırsal bölgelere hâkim olduğu görülüyor. Can kayıplarının sayısı kesinleştiğinde, kimin sorumlu olduğu sorusu gündeme gelecek...
http://www.yenimesaj.com.tr/?haber%2C653082%2Fkatliam-muhaliflerin-isi&fb_source=message