Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 27 Eylül 2013 tarihinde Suriye’nin kimyasal silahlarını imha etmesini öngören bir karar tasarısını oy birliğiyle kabul etti. Güvenlik Konseyi’nin Suriye konusunda kabul ettiği 2118 sayılı karar 2011 Mart’ından beri devam eden Suriye iç savaşının akıbetinin ne olacağı ve Ortadoğu’daki dengeler üzerinde ne gibi etkilerinin olabileceğini değerlendirebilmek bakımından analiz edilmesi gereken önemli bir karardır.
Güvenlik Konseyi’nin 2118 sayılı kararı bir çok açıdan önemlidir. İlk olarak 2118 sayılı karar BM Güvenlik Konseyi üyelerinin Suriye konusunda uzlaştığı ilk karar olması nedeniyle önemlidir. Hatırlanacağı üzere daha önceki üç karar tasarısı Rusya ve Çin’in vetosu nedeniyle kabul edilememişti. Tıpkı Soğuk Savaş döneminde olduğu gibi kolektif güvenlik sisteminin kilitlendiğini ve sistemin işlemediğini düşündüğümüz bir anda Rusya’nın usta diplomatik manevrası ile devreye soktuğu 13 Eylül Cenevre Mutabakatı’nın bir sonucu olarak kabul edilen bu karar, en azından görünüşte BM kolektif güvenlik sisteminin işlediğini kanıtlamıştır. Bilindiği üzere 1945’te kurulan ve en temel amacı uluslararası barış ve güvenliği sağlamak olan BM Örgütü’nde bu konuda birincil yetkili organ Güvenlik Konseyi’dir. Bu bağlamda geç de olsa Suriye konusunda 2118 sayılı kararın kabul edilmesi ile bir adım atılmıştır. BM sisteminin küresel dünyada hala işlerliğini koruduğunu kanıtlamıştır ve mevcut BM sisteminin etkinliğini sorgulayanlara da göstermelik olsa bile bir yanıt vermiştir.