Balkonlardaki Galatasaray ve Türk bayrakları olmasa görenler
Reyhanlı’yı Türkiye’den ziyade savaş içindeki bir ülkenin toprağı olduğunu
düşünebilirdi.
İlçe merkezini sarsan iki patlamadan yaklaşık bir saat sonra Reyhanlı’dayım.
Patlamaların yaşandığı yerlerde polis kordonlarının dışında toplanan
Reyhanlılar yerle bir olmuş binalara ifadesizce bakıyorlardı.
Ağlayanlar, akrabalarına ulaşamayıp öldüklerinden şüphelenenler, ne
yapacağını bilemeyip bir köşeye çöküp sadece ve sadece bekleyenler vardı.
Ama şaşkınlık ve üzüntünün yanında öfke de büyüktü, hem de çok büyük.
'Yazamazsınız, cesaretiniz yok'
“Ya konuşmayın bunlara, nasılsa yazmayacaklar!” Patlamalardan birinin
gerçekleştiği ve altı üstüne gelmiş bir sokakta Reyhanlılarla konuşurken arkadan
bir esnaf onlara böyle seslendi.
Sonra başkaları da ona destek çıktı ve beni çevreleyip: “Size konuşsak ne
olacak hükümet aleyhinde tek bir şey yazamazsınız siz!” diyerek tepki
gösterdiler.
“Yazamazsınız, cesaretiniz yok” diye başladıkları başka bir cümleyse şöyle
devam ediyordu: “Cesetleri kendi ellerimizle çıkardık, ölü sayısı çok daha
fazla! Onu bile yazmazsınız!”
http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2013/05/130511_reyhanli_mahmut_hamsici.shtml