Türkiye; İsrail, İran ve Suriye’den sonra 2011’den itibaren sıklaşan ölçüde Irak’tan da eleştiriler, hatta tehdit dolu sözler duymaya başladı. Her ne kadar bu 4 ülke birbirlerinden farklı gibi gözükseler de, ortak yanları “Türkiye’nin komşuları” olmaları idi. İsrail’le her ne kadar kara sınırları yoksa da, Doğu Akdeniz vasıtasıyla da “denizden komşu”dur.
Bu 4 ülkenin bir diğer ortak noktaları da “Türkiye” ile ilişkilerindeki gerilimin zirvede, ya da zirveye doğru tırmanıyor olmasıdır. Bu çalışmada Türkiye’nin Irak’la gerilime doğru koşan ilişkilerine ve “yorulan” Türk dış politikasına değinilmeye çalışıldı.
Bilindiği üzere Türkiye ve Irak arasında 2008 yılı ortalarında imzalanan 4 ana maddeli anlaşma sonrası “Stratejik Düzeyde İşbirliği” faaliyetleri görüldü. Anlaşmanın maddelerinden biri güvenlikle ilgili iken, diğer üçü özellikle ekonomik alanda ve Irak’ın bir an önce kalkınmasını öngören ikili işbirliğini esas almaktaydı. Bu maksatla Mart 2010’daki Irak genel seçimlerinden önce iki ülke ortak kabine toplantıları dâhil, “Stratejik Düzeyde İlişkiler”ini gerçekleştirmeye çalışmışlardı. Acaba gelinen gün itibariyle ne oldu da Türkiye-Irak arasındaki “Stratejik İşbirliği”, bırakın daha anlam kazanmayı, adeta ayaklar altına alındı?..