ŞAM – İstanbul meclisinin, Körfez İşbirliği Konseyinin gözlemcilerini Arap Ligi Heyetinden çekme ve Suriye krizini uluslararası boyutlara taşıma niyetini ilan etmesinden sergilediği memnuniyet, iki konsey arasındaki ilişki doğasının yanı sıra körfez demokrasi modelini ABD ve Avrupa'nın himayesinde Suriye'de uygulama vizyonlarını ortaya koyuyor.
İstanbul meclisinde dış ilişkiler sorumlusu Velid el-Benni; körfez ülkelerinin Suriye krizini uluslararası boyutlara taşıma çağrısını önemli bir olumlu adım olarak nitelendirmekten çekinmezken; Suriye'de vatandaşların güvenliğini tehdit eden, kamu ve özel mülklere saldıran, devlet güvenliği ve ordusuna saldıran silahlı grupların bulunduğunu belirtmesinden dolayı Arap gözlemci heyetin raporuna hırçın bir saldırıda bulundu.
Siyasi gözlemciler; Arap Ligi gözlemci heyetinin raporunda sunduğu gerçeklerin, körfez çağrısını yapanlara çift yönlü yeni bir görev dayattığını belirtiyorlar. Bu yeni görevin ilk yönünün Katar ve Suudi Arabistan'ın hazırladıkları Lig girişimini pazarlamaları olduğundan söz eden siyasi gözlemciler, ikinci yönün ise; geçen süre boyunca aldatıcı medyadan uzak tutulan ve artık kimsenin göz ardı edemeyeceği bir gerçek haline gelen silahlı grupların varlığını belirten bir raporu sunan Arap gözlemci heyetine saldırmak olduğunu belirtiyor.
Öte yandan ABD hükümeti tarafından destek alan Amerika’daki Arap-Amerika Araştırma Enformasyon ve Çeviri Merkezi Müdürü Farah Atasi ise; Suriye'ye ilişkin uluslararası kararın iki haftadan beri güvenlik konseyinde hazır olduğunu açıkça belirtmekten çekinmedi...
http://www.sana.sy/tur/247/2012/01/25/396564.htm