Anadolu Ajansı muhabiri Bedriye Ateş Şimşek’in haberine göre İsrail Başbakanı Netanyahu ve Başbakan Yardımcısı Mofaz, Suriye’de devam eden şiddeti “zulüm” olarak nitelendirdi. Netanyahu, İsrail karşıtı müttefikleri, Suriye’deki Beşşar Esad yönetiminin zulmüne destek olmakla suçlayarak, Suriye’deki katliamı Suriye hükümetinin tek başına yapmadığını, bunda İran ve Hizbullah’ın yardımı olduğunu söyledi. Netanyahu, “Dünya şer eksenini tanımalı: İran, Suriye ve Hizbullah” dedi. Mofaz da Suriye’de insanlığa karşı suç işlendiğini, soykırım yapıldığını iddia etti. İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Perez de uluslararası toplumun Suriye ile ilgili olarak gerekeni yapmadığını ifade ederek, müdahale çağrısında bulundu.
***
Peki Tayyip Erdoğan ne diyordu? Erdoğan, Suriye Büyükelçiliği çalışanlarının sınır dışı edilme kararıyla ilgili olarak, “Zulme sessiz kalmak, zulme rıza göstermek zulümdür. Zalimlerin yanında yer almak da aynen onlar gibi zalim olmaktır. Bunlara sessiz kalamazdık” diyordu.
Şimdi bu durumda Türkiye’yi yöneten AKP iktidarı kimin yanında yer almış oluyor? İsrail’in değil mi?
Herhangi bir açıklamaya gerek var mı?
***
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise, Suriye’ye yönelik uluslararası müdahale isteyenlerin, Annan Planı’nın uygulanmasını engellemeye çalıştığını ve bu ülkeye yönelik bir müdahaleye asla izin vermeyeceklerini söyledi. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Kofi Annan ile ortak basın toplantısı yaparak, “Esad çeksin gitsin” diye çaresizlik sergilerken Sergey Lavrov, uluslararası müdahale isteyen isyancıların, Annan Planı’nın uygulanmasını engellemeye çalıştıklarını belirterek, “Plan işlevini henüz yitirmedi” dedi.
Bu durumda Tayyip Erdoğan’ın ayağı hâlâ Suriye mayınının üzerinde demektir. Rusya, Suriye’ye müdahaleye asla izin vermeyecekse, Tayyip Erdoğan’ın ABD karşısındaki konumu ne olur?...
http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr/yazargoster.php?haber=23031