Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) merkezini Türkiye ’den Suriye’ye taşıdığını açıklaması, ÖSO bünyesinde yeni bir dönemin başlangıcı olmanın yanı sıra, bir dizi gözlemi yansıtıyor:
Birincisi, bu açıklama, ÖSO yönetiminin, Türk topraklarında olduğunu teyit etti. Bu daha önce resmen ilan edilmemişti. Hatta bu açıklama, ordudan ayrılan askerlerin Türkiye’de olduğunu da ifade etti. ÖSO’nun internet sitesi komuta merkezinin Antakya olduğunu yazmasından sonra gürültü koptu. Çok geçmeden Antakya kelimesinin yerine Suriye yazıldı. İkincisi, bu açıklama, Türk yetkililerin Suriye’nin iç işlerine müdahale etmediği ve silahlı muhalefeti desteklemediğine dair açıklamalarını yalanlıyor. Üçüncüsü, bu karar, Batılı ve Türk medya raporlarının, Türkiye’nin, ordudan ayrılan Suriyeli askerlerin, aralarında çeşitli ülkelerden El Kaide ve cihatçıların da bulunduğu silahlı kişilerin odağına dönüşmesi konusundaki farklı diplomatik raporların baskısı altında geldi. Türkiye hukuk dışına çıkıp kaçanlara, çetelere ve mafyalara sığınan bir ülke imajı çizdi ve bunun sıkıntısını yaşadı. ÖSO’nun merkezinin Suriye’ye naklinin açıklanması da bir Türk kararıydı.
Dördüncüsü, CHP ’li vekillerin Hatay ’daki Apaydın kampı skandalının ortaya çıkması ve Ahmet Davutoğlu ’nun bunu ordudan ayrılan Suriyeli generallerin varlığıyla gerekçelendirmesi, Ankara ’yı sıkıntıya soktu. Bilgiler, ÖSO’nun Suriye’deki eylemlerinin bu kamptan yönetildiğine işaret etti. Beşincisi, bu açıklama, Suriye’de ÖSO ve onu destekleyen güçler açısından gelişmelerin öncüsü olabilir. ÖSO’nun kurtarılmış olarak gördüğü bölgelerde tampon bölge kurulması, emri vaki biçimde gerçekleşmiş olacak. Bu da Suriye rejiminden kopmaların artmasını teşvik edecektir. Altıncısı, Milliyet gazetesi ABD ’nin bu kararda rol oynadığını yazdı. Zira ABD, muhaliflerin yayılmasını kontrol altına almak ve Suriye’deki El Kaide üyelerinin varlığını engellemek için merkezin Suriye’de olmasını istiyor.
Yedincisi, bu açıklama, özellikle Türkiye’de ve dışında, lojistik ve doğrudan desteğin duracağı anlamına gelmiyor. Zira Türkiye, ÖSO’nun dayanak noktası. Açıklama, Ankara’nın silahlı muhalifleri desteklemekteki rolü kanalıyla, Suriye’deki silahlı mücadeleye doğrudan katıldığı gerçeğini değiştirmez. ( Lübnan gazetesi Sefir, 26 Eylül 2012)
http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1101994&CategoryID=132
Yedincisi, bu açıklama, özellikle Türkiye’de ve dışında, lojistik ve doğrudan desteğin duracağı anlamına gelmiyor. Zira Türkiye, ÖSO’nun dayanak noktası. Açıklama, Ankara’nın silahlı muhalifleri desteklemekteki rolü kanalıyla, Suriye’deki silahlı mücadeleye doğrudan katıldığı gerçeğini değiştirmez. ( Lübnan gazetesi Sefir, 26 Eylül 2012)
http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1101994&CategoryID=132